Enerji, bugün sadece bir kelimeden çok daha fazla anlamlar taşıyor.
Dünyadaki kavgaların, savaşların, itişip kakışmaların temelinde çoğu kez “Enerji” yatıyor. Hem enerji kaynaklarına hem de onun tüketicilere ulaştığı geçiş güzergahlarına olan emperyal bakış, gerginliklerin temel sebebi olmayı sürdürüyor.
Beğenmesek ve kabul etmesek de durum bu…
Türkiye enerji kaynaklarında dışa bağımlı bir ülke. Son yıllarda temiz, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına olan talep artıyor.
Bu durum kuşkusuz memnuniyet verici.
Gerek kamuda gerekse özel sektörde bu yöndeki farkındalıkta dikkat çeken bir farkındalık var.
Ancak “yerli”, yani kaynağı bizde olan enerji kaynaklarına yatırım yaparken, o kaynakları enerjiye dönüştüren ekipmanlar için aynık farkındalık var mı?
İşte bu soruya gönül rahatlığı ile evet dememiz mümkün değil.
Yönetim Kurulu Başkanı olduğum Enerji Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin kuruluş amacı ve misyonunda, “yerli enerjiyi mümkün olduğu kadar çok yerli ekipman ile üretmek” var.
Pekâlâ bu nasıl olacak?
7 Mayıs 2018 tarihinde İstanbul’da düzenlenen ICCI kapsamında, ENSİA olarak düzenlediğimiz “Yenilenebilir Enerji Sektöründe Yerli Ekipman Üretimi” başlıklı panelde bu konuyu enine boyuna tartıştık. Sektör temsilcilerinden farklı fikirleri dinledik ve hepsinden çok istifa ettik. Yerli ve temiz enerji kaynaklarına yönelik farkındalığın arttığına işaret ederken, enerji ekipmanlarındaki ithâlatın bu duruma gölge düşürdüğünü söyledik.
Ülkemizde yenilenebilir enerji ekipmanları arasında sadece türbin, jeneratör ve kanat imalatına 5’inci Bölge teşviği veriliyor.
Hani halk deyimi ile “Bir sıfırdan büyük” ama bizim ihtiyacımız “bir” olmasa gerek. ENSİA olarak tüm kamu otoriteleri ile paylaştığımız öneri demetimizi, “Yenilenebilir enerji yatırımlarında kullanıldığının belgelendirilmesi ve takibini yapılması şartıyla Türkiye’de üretim yapan yan sanayi firmalarının da 5’inci Bölge teşviklerinden yararlanması” cümlesiyle özetlemem mümkün.
Türkiye’de yenilenebilir enerji yatırımlarında kullanılan ürünleri üreten binlerce KOBİ var. Bu firmalarımızın ürettiği ürünlerin 5.Bölge teşviklerinden faydalanan enerji yatırımlarında rahatlıkla kullanılabilecek kalite ve standartta olduğunu biliyorum.
Enerji yatırımlarında ana bileşenindeki tüm aksam, bütünleştirici parça ile “bu ekipmanlar için kullanılacağı belgelendirildiği” durumlarda alt ekipman ve hammadde imalatına da 5. Bölge teiviği verilmelidir. Ülkemizin her yerinde yapılabilecek bu tip
Yatırımların, nerede yapıldığına bakılmaksızın 5. Bölge teşviklerinden yararlandırılması, Türk Kobi’lerine birkaç sınıf birden atlatabilir. Bu konunun milli ekonomimiz açısından oldukça kritik öneme sahip olduğunu düşünüyorum.
Bütünleştirici parça, alt ekipman, hammadde imalatı yapan firmalarımız, 5.Bölge teşviklerinden faydalanan yenilenebilir enerji ekipman üretiminde ürünleri kullanılmasına rağmen, kendi üretimleri söz konusu teşviklerden yararlanmadığı için ne yazık ki yatırım planlarından vazgeçiyor. Yani yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklara önem veriyoruz ama o enerjiyi üreten ekipmanları büyük oranda ithal etmek zorunda kalıyoruz. Enerji yatırımlarında kullanılan ekipmanlardaki ithalat bağımlılığını asgariye indirmek için, yerli firmalarımızın yenilenebilir enerji santrallerine malzeme ve ekipman üretimi konusunda teşvik edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Kalkınma Bakanımız Sayın Lütfü Elvan’ın enerji ekipmanlarının yerli üretimine destek verilmesine yönelik açıklamalarını da memnuniyetle karşılıyorum.
Seçim hayhuyu içinde ekonomi güncemin arka planına düşse de, 24 Haziran sonrasında göreve gelecek siyasi iktidar için bu konulara öncelik verilmesi en büyük temennim…
